Eski NTV çalışanı Ilgaz Gürsoy, sosyal medya üzerinden yaptığı sert eleştirilerle gündeme geldi. Yaklaşık 15 yıl boyunca NTV'de görev yapan ve 2020 yılında kanaldan ayrılan Gürsoy, eski kanalının yayın politikasını hedef alarak, özellikle İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili haberleri görmezden geldiğini iddia etti. Gürsoy'un bu çıkışı, medya dünyasında ve sosyal medyada geniş yankı uyandırdı.

NTV'ye Ağır Suçlamalar

Ilgaz Gürsoy, NTV'nin İBB Başkanı İmamoğlu'nun gözaltına alınması ve tutuklanması sürecindeki yayın politikasını eleştirerek, kanalın bu önemli gelişmeleri görmezden geldiğini savundu. Gözaltı haberleri, tutuklamalar, mitingler, Saraçhane olayları ve boykot gibi kritik olayların NTV'de yer almamasına tepki gösteren Gürsoy, kanalın yayın çizgisini sorguladı.

Gürsoy'un eleştirileri şu şekildeydi:

• "Kusura bakmayın da muz cumhuriyetinin mi haber kanalısınız?
• Paralel evrenden mi haber veriyorsunuz?"

Bu ifadelerle NTV'nin yayın politikasını sert bir dille eleştiren Gürsoy, kanalın bir zamanlar "Türkiye'nin ilk ve en iyi haber kanalı" olduğunu hatırlatarak, mevcut durumdan duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Gürsoy, "NTV'yi çalışanlarının tüm emeğine rağmen bu hale getirenlere ne demeli? Yazık, çok yazık. Her geçen gün daha da habercilikten uzaklaşıyorsunuz" şeklinde konuştu.

Sosyal Medyada Büyük Yankı

Ilgaz Gürsoy'un bu sert eleştirileri, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Birçok kullanıcı, Gürsoy'un paylaşımlarını destekleyerek NTV'nin yayın politikasını eleştirdi. Sosyal medyada başlayan tartışmalar, medya özgürlüğü ve basın etiği konularını yeniden gündeme getirdi. NTV'nin bu eleştirilere nasıl bir yanıt vereceği ise merak konusu oldu.

Medya ve Siyasi Baskılar

Türkiye'de medyanın karşı karşıya kaldığı siyasi baskılar uzun zamandır tartışma konusu. Birçok gazeteci ve medya kuruluşu, iktidarın baskısı altında olduğunu ve özgürce haber yapamadığını dile getiriyor. Ilgaz Gürsoy'un NTV'ye yönelik eleştirileri, bu tartışmaları daha da alevlendirdi. Gürsoy'un cesur çıkışı, diğer gazetecilere de örnek teşkil edebilir ve medya üzerindeki baskılara karşı daha güçlü bir duruş sergilenmesine katkı sağlayabilir.

Sonuç olarak, Ilgaz Gürsoy'un NTV'ye yönelik sert eleştirileri, medya dünyasında ve kamuoyunda büyük bir tartışma başlattı. NTV'nin bu eleştirilere nasıl bir yanıt vereceği ve kanalın yayın politikasında bir değişiklik olup olmayacağı önümüzdeki günlerde netlik kazanacak. Ancak bu olay, Türkiye'deki medya özgürlüğü ve basın etiği konularının yeniden gözden geçirilmesi için önemli bir fırsat sunuyor.