Marmara Denizi'nde meydana gelen deprem İstanbul'da büyük endişe yarattı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, deprem sonrası İstanbul'daki hasar tespit çalışmalarına ilişkin son bilgileri paylaştı. Açıklanan rakamlar, depremin etkisini gözler önüne seriyor.
İstanbul'da Hasar Tespit Çalışmaları Tamamlandı mı?
Bakan Kurum'un açıklamasına göre, İstanbul'da şu ana kadar 15.013 bina incelendi. Bu binalardan 12.398'inin hasarsız olduğu tespit edilirken, 1.025 binanın az hasarlı olduğu belirlendi. Hasar tespit çalışmaları hala devam ediyor ve vatandaşların ihbarları değerlendiriliyor.
Bakan Kurum'dan Açıklama
Murat Kurum, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"İstanbul'da meydana gelen depremlerin ardından vatandaşlarımızın ihbarlarını değerlendiriyor, hasar tespit çalışmalarına devam ediyoruz. Şu ana kadar;
- 15.013 binayı inceledik.
- 12.398 binanın hasarsız,
- 1.025 binanın az hasarlı olduğunu tespit ettik."
Bu açıklamaya göre, çalışmaların titizlikle sürdürüldüğü ve vatandaşların güvenliği için her türlü önlemin alındığı vurgulanıyor.
Deprem Sonrası Yapılması Gerekenler
Deprem sonrası hasarlı binalarla ilgili olarak yetkililer, vatandaşların dikkatli olmaları ve binalara girmemeleri konusunda uyarıyor. Az hasarlı binalarda ise gerekli incelemelerin yapılması ve güçlendirme çalışmalarının yapılması önem taşıyor. Deprem, Türkiye'nin bir gerçeği ve bu tür olaylara karşı hazırlıklı olmak, can ve mal kayıplarını en aza indirmek için hayati önem taşıyor. Bu nedenle, binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi, vatandaşların bilinçlendirilmesi ve acil durum planlarının oluşturulması gerekiyor.
Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak, geçmişte birçok büyük deprem yaşamış ve bu depremlerden önemli dersler çıkarmıştır. Ancak, deprem gerçeğiyle yaşamayı öğrenmek ve gerekli önlemleri almak, gelecekte yaşanabilecek olası felaketlerin etkilerini azaltmak için en önemli adımdır. Bu bağlamda, devletin, yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve vatandaşların iş birliği içinde hareket etmesi, deprem riskini azaltmak ve güvenli bir yaşam ortamı oluşturmak için elzemdir.