AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Bağcılar'daki bir hastane açılışında yaşanan olay, Türkiye gündemine oturdu. Bir tekstil işçisi, Erdoğan'ın konuşması sırasında "AKP sebep enflasyon sonuçtur" yazılı bir pankart açtı. Görevlilerin müdahalesiyle gözaltına alınan ve ardından tutuklanan işçinin tahliye talebi reddedildi. Bu durum, ifade özgürlüğü ve ekonomik sıkıntıların protesto biçimleri üzerine tartışmaları alevlendirdi.

Protesto ve Tutuklama Süreci

Olay, Erdoğan'ın konuşması esnasında gerçekleşti. Üç çocuk babası olan tekstil işçisi N.K., ekonomik sıkıntılarını dile getirmek amacıyla pankart açtı. Gözaltına alındıktan sonra ifadesinde ekonomik zorluklar nedeniyle sesini duyurmak istediğini belirten işçi, "Cumhurbaşkanına hakaret" ve "basit yaralama" suçlamalarıyla tutuklandı. Avukatı Avşin Mukaddes Durmuş, müvekkili hakkında daha önce "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan soruşturma açıldığını, ancak bu dosyadan takipsizlik kararı çıktığını belirtti.

Avukat Durmuş, olayı şu sözlerle değerlendirdi:

"Müvekkilim daha önce de ekonomik sıkıntılardan kaynaklı birçok kez sesini duyurmak için gerek oturma, gerek yürüyüş şeklinde bir takım eylemler gerçekleştirmişti. Bunların hepsi tamamen anayasal sınırlar içerisinde yapılmış eylemlerdir. Dolayısıyla hiçbir şekilde tutuklama veya gözaltı dahi olmadan serbest bırakılmıştır."

Durmuş, bu eylemin terörle hiçbir bağlantısı olmadığını ve müvekkilinin sicilinin temiz olduğunu vurguladı. Ancak, mahkeme tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Hukuki Süreç ve İtirazlar

İşçinin avukatı, tutukluluğa itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, eylemin ekonomik durumdan ve enflasyondan kaynaklandığı, Cumhurbaşkanına yönelik bir saldırı veya yaralama kastının bulunmadığı belirtildi. Avukat, tutuklamanın istisnai bir önlem olması gerektiğini ve adli kontrol hükümlerinin uygulanmasının daha uygun olacağını savundu. Ancak, itiraz reddedildi.

• İtirazın reddedilme gerekçesi, mahkemenin eylemin potansiyel tehlikesi ve sanığın kaçma şüphesi gibi farazi değerlendirmelere dayanması olarak yorumlandı.
• Avukat, müvekkilinin psikolojik olarak iyi durumda olmadığını ve ailesi için endişelendiğini ifade etti.
• Ailenin geçimini sağlayan tek kişi olan N.K.'nin tutukluluğu, ailenin maddi ve manevi olarak zor durumda kalmasına neden oldu.

Sonuç

Bu olay, Türkiye'de ifade özgürlüğünün sınırları ve ekonomik sıkıntıların protesto edilme biçimleri üzerine önemli bir tartışma başlattı. Bir yandan, Cumhurbaşkanına yönelik eleştirilerin sınırları ve hakaret suçlamaları gündeme gelirken, diğer yandan, ekonomik krizin yarattığı mağduriyetlerin dile getirilme yöntemleri sorgulanıyor. Mahkemenin tutukluluk halinin devamına karar vermesi, bu tartışmaları daha da alevlendirecek gibi görünüyor. Olayın hukuki süreci yakından takip edilecek.