Iğdır'da 2021 yılında intihar eden Aleyna Ağgül'ün ölümüyle ilgili davada flaş bir gelişme yaşandı. "Ölümümün tek sebebi Gökhan Argın'dır. Gökhan bir tecavüzcü" notu bırakarak hayatına son veren 18 yaşındaki Aleyna'nın davasında, sanık Gökhan Argın hakkında verilen hapis cezası onanmıştı. Ancak Argın'ın avukatlarının Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na yaptığı başvuru kabul edildi. Şimdi gözler, Yargıtay'ın vereceği nihai kararda.

Aleyna Ağgül Olayı: Türkiye'yi Sarsan İntihar

Aleyna Ağgül, 30 Eylül 2021 tarihinde Iğdır'da bir apartmanın boşluğunda ölü bulunmuştu. Genç kızın bıraktığı notta, ölümünden Gökhan Argın'ın sorumlu olduğu ve Argın'ın bir tecavüzcü olduğu yazıyordu. Bu not, Türkiye'de büyük yankı uyandırmış ve kadına yönelik şiddet ile ilgili tartışmaları alevlendirmişti.

Olayın ardından Gökhan Argın, 'İntihara teşvik' suçundan tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edilmişti. Ancak Sulh Ceza Hâkimliği, Argın'ı adli kontrol şartıyla serbest bırakmıştı. Bu karar, kamuoyunda büyük tepkilere yol açmış ve adalet talepleri yükselmişti.

Yargıtay Süreci: Karar Ne Olacak?

Yerel mahkemenin verdiği hapis cezası kararı sonrası, Gökhan Argın'ın avukatları dosyayı Yargıtay'a taşımıştı. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun ön başvuruyu kabul etmesi, davada yeni bir aşamaya geçildiği anlamına geliyor. Şimdi tüm Türkiye, Yargıtay'ın vereceği karara odaklanmış durumda.

Bu dava, sadece Aleyna Ağgül'ün ailesi için değil, aynı zamanda Türkiye'deki tüm kadınlar için büyük önem taşıyor. Yargıtay'ın vereceği karar, benzer davalar için emsal teşkil edebilir ve adaletin tecelli edip etmediği konusunda önemli bir gösterge olacaktır.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun vereceği karar, adaletin yerini bulup bulmadığını gösterecek. Toplumun beklentisi, suçluların hak ettikleri cezayı alması ve benzer olayların yaşanmasının önüne geçilmesidir. Unutulmamalıdır ki, her bir hayat değerlidir ve adaletin sağlanması, toplumun huzuru için elzemdir. Bu davanın sonucu, Türkiye'deki adalet sisteminin güvenilirliği açısından da kritik bir sınav olacaktır.