Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde yaptığı, "Tekrar aday olma derdim yok" açıklaması siyaset gündemine bomba gibi düşmüştü. Bu açıklama üzerine Cumhuriyet Halk Partisi'nden (CHP) çok sert bir yanıt geldi. CHP, Erdoğan'ın aslında aday olamayacağını iddia ederek tartışmayı farklı bir boyuta taşıdı. Bu beklenmedik çıkış, yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde siyasi arenayı iyice kızıştırdı.

CHP'nin Adaylık İtirazı: Hukuki Dayanak Ne?

CHP'nin Erdoğan'ın adaylığına yönelik itirazının temelinde Anayasa'nın ilgili maddeleri yer alıyor. CHP'ye göre, Erdoğan'ın mevcut görevi süresince bir kez daha aday olabilmesi için TBMM'nin seçimleri yenileme kararı alması gerekiyor. Aksi takdirde, Anayasa'nın cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin hükümleri gereğince Erdoğan'ın adaylığı mümkün değil. CHP'nin bu hukuki yorumu, siyasi kulislerde geniş yankı uyandırdı ve konuyla ilgili farklı görüşler ortaya atıldı.

Bu itirazın dayanağı olan Anayasa maddesi şu şekilde:

• Madde 101: Cumhurbaşkanı seçimi, görev süresinin dolmasından önceki altmış gün içinde; makamın herhangi bir sebeple boşalması halinde ise boşalmayı takip eden altmış gün içinde tamamlanır.
• Madde 101: Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir. Ancak, Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.

Siyasi Analistler Ne Diyor?

Siyasi analistler, CHP'nin bu çıkışının zamanlamasına dikkat çekiyor. Seçimlere kısa bir süre kala yapılan bu açıklamanın, kamuoyunda Erdoğan'ın adaylığına ilişkin bir tartışma başlatmayı hedeflediği düşünülüyor. Bazı analistler, CHP'nin bu hamlesinin, Erdoğan'ın adaylığı konusunda bir belirsizlik yaratarak muhalefetin elini güçlendirebileceğini savunuyor. Diğer yandan, bazı analistler ise bu itirazın hukuki bir dayanağı olmadığını ve sadece siyasi bir manevra olduğunu belirtiyor.

Öte yandan, hukukçular da konuyla ilgili farklı görüşler belirtiyor. Bazı hukukçular, Anayasa'nın ilgili maddesinin açık olduğunu ve Erdoğan'ın üçüncü kez aday olmasının mümkün olmadığını savunurken, bazı hukukçular ise TBMM'nin seçimleri yenileme yetkisi olduğunu ve bu durumda Erdoğan'ın aday olabileceğini ifade ediyor. Konunun hukuki boyutunun netleşmesi için Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) vereceği karar büyük önem taşıyor.

Bu gelişmelerin ardından gözler YSK'ya çevrildi. YSK'nın Erdoğan'ın adaylığı konusunda nasıl bir karar vereceği merakla bekleniyor. YSK'nın vereceği karar, sadece Erdoğan'ın adaylığını değil, aynı zamanda Türkiye'nin siyasi geleceğini de derinden etkileyecek gibi görünüyor. Seçim sürecinin bu kadar karmaşık bir hale gelmesi, kamuoyunda da endişe yaratıyor. Vatandaşlar, seçimlerin adil ve şeffaf bir şekilde yapılması konusunda hassasiyetlerini dile getiriyor.