
Zabıta Cinayetinde Şok Karar! "Beynim Öldür Dedi" Savunması İşe Yaradı mı?
Antalya'da geçtiğimiz yıl mesai arkadaşı İsmail Kanmaz'ı vahşice öldüren zabıta memuru Erdal Vuran'ın davası sonuçlandı. Sanığın "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan aldığı ceza ve mahkemedeki savunması büyük yankı uyandırdı. Vuran'ın "beynim öldür komutu verdi" şeklindeki ifadesi, davanın seyrini değiştirmeye yönelik bir çaba olarak değerlendirildi.
Olayın Detayları
27 Şubat 2024'te Muratpaşa'da meydana gelen olayda, Erdal Vuran, mesai arkadaşı İsmail Kanmaz'ı bir büfe önünde sırtından ve boynundan 7 kez bıçaklayarak öldürmüştü. Olayın ardından polise teslim olan Vuran, ifadesinde Kanmaz'ın kendisine "alaycı bir gülümsemeyle" baktığını ve bunun beyninde "öldür" komutu olarak yankılandığını iddia etmişti.
Vuran'ın savunması, olayın ani bir gelişme sonucu yaşandığını ve planlanmadığını göstermeye yönelikti. Sanık, ayrıca 10 yıldır psikolojik tedavi gördüğünü ve akli dengesinin yerinde olmadığını ileri sürdü. Ancak, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelen rapor, Vuran'ın cezai ehliyetinin tam olduğunu ortaya koydu.
Mahkeme Süreci ve Karar
Mahkeme sürecinde Erdal Vuran, pişman olduğunu ve beraatini istedi. Ancak, mahkeme heyeti, sanığın savunmalarını dikkate almayarak tasarlayarak öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmetti. Bu karar, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. İşte mahkeme sürecinde öne çıkan bazı detaylar:
- Sanık, kasaptan bıçak almış ve maktulle telefonla konuştuktan sonra olay yerine gitmiş.
- Duruşmalarda, maktulün kendisine "Hastanede ne yaptın deli?" dediğini ve bu sözün ardından olayın gerçekleştiğini anlatmış.
- Adli Tıp raporu, sanığın akli dengesinin yerinde olduğunu belirtmiş.
Kararın Ardından
Mahkemenin verdiği ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, Erdal Vuran'ın işlediği suçun vahametini gözler önüne seriyor. Sanığın "beynim öldür dedi" şeklindeki savunması, mahkeme tarafından kabul görmedi ve cezai ehliyetinin tam olduğu yönündeki rapor, kararın temelini oluşturdu. Bu olay, işlenen suçların cezasız kalmayacağı ve hukukun üstünlüğünün sağlanacağı yönünde önemli bir mesaj veriyor.