ABD Senatörü Bernie Sanders, İsrail'in Filistin topraklarındaki uygulamalarına sert tepki göstererek, ABD'nin İsrail'e sağladığı askeri yardımların kesilmesi gerektiğini savundu. Sanders, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve müttefiklerinin hedefinin "zorla ilhak" olduğunu belirterek, bu duruma ABD'nin destek vermemesi gerektiğini vurguladı.

Sanders'tan Sert Eleştiriler

Sanders, yaptığı açıklamada İsrail'in bölgede her gün saldırılar düzenlediğini ve bu saldırıların "zorla ilhak" amacına hizmet ettiğini ifade etti. "ABD, onlara bu imkanı sağladı. Artık İsrail'e ABD askeri yardımı yapılmasın," diyen Sanders, ABD'nin bu politikayı değiştirmesi gerektiğini savundu. Sanders'ın bu açıklamaları, ABD-İsrail ilişkilerinde yeni bir tartışma başlatacağa benziyor.

Zorla İlhak Nedir?

Uluslararası hukukta "ilhak," bir devletin başka bir devlete ait toprakları zorla kendi topraklarına katması anlamına gelir. Bu durum, uluslararası hukuka aykırı bir eylem olarak kabul edilir ve genellikle uluslararası toplum tarafından kınanır. İsrail'in Filistin topraklarındaki yerleşim politikaları ve bu topraklarda yaptığı değişiklikler, uluslararası alanda "zorla ilhak" olarak değerlendirilmektedir. Bu durum, İsrail-Filistin arasındaki gerginliğin temel nedenlerinden biridir.

ABD'nin İsrail'e Askeri Yardımı

ABD, İsrail'e her yıl milyarlarca dolar askeri yardım yapmaktadır. Bu yardım, İsrail'in askeri gücünü korumasına ve bölgedeki güvenlik ihtiyaçlarını karşılamasına yardımcı olmaktadır. Ancak, bu yardımın İsrail'in Filistin politikalarını desteklediği ve bölgedeki gerginliği artırdığı yönünde eleştiriler de bulunmaktadır. Sanders gibi bazı siyasetçiler, bu yardımın koşullu hale getirilmesi veya tamamen kesilmesi gerektiğini savunmaktadır.

Bernie Sanders'ın İsrail'e yönelik askeri yardımın kesilmesi çağrısı, ABD'nin dış politika gündeminde önemli bir yer edinecek gibi görünüyor. Bu çağrı, ABD'nin İsrail ile olan ilişkilerinin yeniden gözden geçirilmesine ve Filistin sorununa daha adil bir çözüm bulunmasına katkı sağlayabilir. Ancak, bu durumun gerçekleşip gerçekleşmeyeceği ve ABD yönetiminin bu konuda nasıl bir tutum sergileyeceği merakla bekleniyor.