17 Mayıs 2025 Cumartesi

Kitaplara Soruşturma Şoku! Hakkı Boltan Neden İfadeye Çağrıldı?

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Aram Yayınevi sahibi gazeteci Hakkı Boltan hakkında, fuarda el konulan ve ardından toplatma kararı verilen iki kitap nedeniyle soruşturma başlattı. Mahmut Aba'nın "Dildarê Serkeftinê" ve Hatip Dicle'nin "Êfrîn Direniş Günlüğü" adlı eserleri, "örgüt propagandası" iddiasıyla soruşturmaya konu oldu. Boltan, emniyette ifade vermek zorunda kaldı. Peki, bu soruşturmanın perde arkasında neler var?

Soruşturmanın Detayları

Diyarbakır 8. Kitap Fuarı'nda yaşanan olaylar zinciri, 30 Kasım - 8 Aralık 2024 tarihleri arasında gerçekleşti. Fuar sırasında polis ekipleri tarafından el konulan kitaplar, daha sonra toplatma kararıyla gündeme geldi. Hakkı Boltan, bu gelişmeler üzerine avukatı Resul Temur ile birlikte Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü TEM Şube'ye giderek ifade verdi. Soruşturma kapsamında Boltan'a yöneltilen sorular, kitapların basım amacı, yazarlarla olan ilişkisi ve herhangi bir talimat alıp almadığı üzerine yoğunlaştı.

Olayın dikkat çekici bir diğer yanı ise, kitaplar hakkında herhangi bir toplatma kararı olmamasına rağmen polis tarafından el konulması ve kararın 37 gün sonra verilmesi oldu. Bu durum, soruşturmanın seyrine dair soru işaretleri yaratıyor.

İfade Süreci Nasıl İşledi?

Hakkı Boltan'ın emniyetteki ifadesi sırasında, yayımladığı kitapların içeriği ve yazarlarıyla olan bağlantısı detaylı bir şekilde soruldu. Savcılık, kitapların basımında herhangi bir örgüt talimatı olup olmadığını araştırmayı amaçladı. Boltan, tüm sorulara açık ve net cevaplar vererek, yayınevinin yayın politikalarını savundu.

İfade sürecinde şu soruların sorulduğu öğrenildi:

  • Kitapları neden bastınız?
  • Yazarları tanıyor musunuz?
  • Herhangi bir talimat aldınız mı?

Kitapların İçeriği ve İddialar

Soruşturmaya konu olan kitaplar, Kürtçe edebiyatına ait eserler olup, bölgedeki siyasi ve sosyal olaylara dair farklı perspektifler sunuyor. "Dildarê Serkeftinê" ve "Êfrîn Direniş Günlüğü" adlı kitaplarda yer alan ifadelerin, "örgüt propagandası" içerdiği iddia ediliyor. Ancak, kitapların içeriğinin tamamı incelendiğinde, bu iddiaların ne kadar gerçekçi olduğu tartışma konusu.

Kitapların içeriğine dair şu noktalar öne çıkıyor:

  • Bölgedeki siyasi olaylara farklı bir bakış açısı
  • Kürtçe edebiyatının zenginliğini yansıtması
  • Toplumsal sorunlara dikkat çekmesi

Türkiye'de ifade özgürlüğü ve yayıncılık faaliyetleri sık sık tartışma konusu oluyor. Bu tür soruşturmalar, ifade özgürlüğünün sınırlarını ve yayıncılık faaliyetlerinin ne kadar serbest olabileceği sorusunu yeniden gündeme getiriyor. Aram Yayınevi'ne yönelik bu soruşturma, benzer vakaların bir örneği olarak dikkat çekiyor ve kamuoyunda geniş yankı uyandırıyor.

İlgili Haberler