Ünlü yer bilimci Prof. Dr. Celal Şengör, sosyal medyada yayımlanan ve büyük yankı uyandıran bir konuşmasında kullandığı ifadeler nedeniyle zor günler yaşıyor. Şengör hakkında, "Türk milletini alenen aşağılama" suçlamasıyla 2 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Bu gelişme, kamuoyunda geniş bir tartışma başlatırken, Şengör'ün geleceği merak konusu oldu.
Celal Şengör'ün Tartışma Yaratan Sözleri
Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Celal Şengör'ün 20 Kasım 2024 tarihinde İstanbul'da yaptığı bir konuşmanın sosyal medyada hızla yayıldığı belirtildi. İddianamede, Şengör'ün söz konusu videoda şu ifadeleri kullandığı aktarıldı:
“Türkiye uyduruktan ufacık bir ülkedir. Benim dünyada gördüğüm en ilkel ülkelerden biridir. Ben Türk halkı kadar cahil, Türk halkı kadar ahlak kavramından yoksun bir toplum tanımadım… Bugün Anadolu Türkü'nün ortalama IQ'su 86, normal insan IQ'su ise 90. Yani siz istatistiklerde geri zekâlı bir millet durumundasınız.”
Bu sözler, sosyal medyada büyük tepki toplarken, birçok kişi Şengör hakkında suç duyurusunda bulundu. Başlatılan soruşturma sonucunda, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nden soruşturma izni alındı ve Şengör hakkında dava açılmasına karar verildi.
Savcılık İddianamesi ve Talep Edilen Ceza
İddianamede, Şengör'ün ifadelerinin kamuoyunda ciddi infiale yol açtığı ve "bilimsel verilere dayandığı" yönündeki savunmasının yeterli bulunmadığı vurgulandı. Savcılık, bu ifadelerin "Türk milletini aşağılamaya yönelik, küçük düşürücü ve hakaret içeren nitelikte" olduğu gerekçesiyle Şengör'ün 2 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanmasını talep etti.
Şengör'ün avukatları ise, müvekkillerinin sözlerinin bilimsel bir eleştiri niteliğinde olduğunu ve hakaret kastı taşımadığını savunuyor. Ancak, savcılık bu savunmayı yeterli görmeyerek, Şengör'ün yargılanmasının kamuoyu vicdanı açısından önemli olduğunu belirtti.
Davanın Muhtemel Sonuçları ve Kamuoyunun Beklentisi
Celal Şengör'e açılan bu dava, Türkiye'de ifade özgürlüğü ve bilimsel eleştiri sınırları konularında yeni bir tartışma başlatmış durumda. Davanın sonucu, benzer durumlarda emsal teşkil edebileceği için büyük bir önem taşıyor. Kamuoyu, mahkemenin vereceği kararı merakla beklerken, Şengör'ün geleceği de belirsizliğini koruyor.
Davanın seyrini etkileyebilecek bazı faktörler şunlar:
- Şengör'ün savunmasının mahkeme tarafından ne kadar dikkate alınacağı
- İfade özgürlüğü ve bilimsel eleştiri sınırlarının mahkeme tarafından nasıl yorumlanacağı
- Kamuoyunun davaya olan ilgisi ve tepkisi
Sonuç olarak, Celal Şengör'ün yargılanması, Türkiye'de ifade özgürlüğü, bilimsel eleştiri ve toplumsal değerler arasındaki hassas dengeyi bir kez daha gündeme getiriyor. Mahkemenin vereceği karar, bu dengeyi nasıl kuracağı konusunda önemli bir mesaj verecek.
