Boğaziçi'nde Şafak Baskını! Hilal Özdemir Protestosunda Gözaltılar!
Gündem

Boğaziçi'nde Şafak Baskını! Hilal Özdemir Protestosunda Gözaltılar!


06 September 20255 dk okuma6 görüntülenmeSon güncelleme: 06 September 2025

Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan üzücü olayların ardından, 15 yaşındaki Hilal Özdemir'in katledilmesiyle başlayan protestolar devam ediyor. Hilal Özdemir için düzenlenen eylemde daha önce gözaltına alınıp serbest bırakılan 17 öğrencinin ardından, dün gece 4 öğrenci daha gözaltına alındı. Mahkeme, öğrenciler hakkında yurtdışı yasağı ve haftada 4 gün imza yükümlülüğü getirdi.

Boğaziçi'nde Neler Oluyor?

Boğaziçi Üniversitesi'nde Hilal Özdemir'in trajik ölümüyle başlayan protestolar, öğrencilerin tepkisini dile getirme biçimi olarak devam ediyor. Öğrenciler, Özdemir'in ölümüne dikkat çekmek ve sorumluların cezalandırılmasını talep etmek amacıyla çeşitli eylemler düzenliyor. Bu eylemler sırasında yaşanan gözaltılar ve polis müdahaleleri ise kamuoyunda tartışma yaratmaya devam ediyor.

Dün gece yaşanan şafak baskını, öğrencilerin evlerine yapılan ani bir operasyonla gerçekleşti. Gözaltına alınan 4 öğrenci, emniyetteki işlemlerinin ardından mahkemeye sevk edildi. Mahkeme, öğrencilerin yurtdışına çıkışını yasaklayarak, haftada 4 gün imza verme zorunluluğu getirdi. Bu kararlar, öğrencilerin eğitim hayatını ve seyahat özgürlüğünü kısıtlayıcı nitelikte olduğu için eleştiriliyor.

Öğrencilerin Talepleri Neler?

Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin temel talepleri şu şekilde sıralanabilir:

  • Hilal Özdemir'in ölümünün aydınlatılması ve sorumluların adalet önüne çıkarılması.
  • Protesto hakkının engellenmemesi ve öğrencilere yönelik baskıların son bulması.
  • Üniversite yönetiminin öğrenci temsilcileriyle daha şeffaf ve katılımcı bir diyalog kurması.
  • Gözaltına alınan öğrencilerin serbest bırakılması ve haklarındaki suçlamaların düşürülmesi.

Olayın Toplumsal Etkileri

Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan olaylar, Türkiye'deki öğrenci hareketleri ve ifade özgürlüğü konularında geniş bir tartışma başlatmış durumda. Birçok sivil toplum kuruluşu ve insan hakları örgütü, öğrencilere yönelik baskıları kınayarak, yetkilileri daha sağduyulu davranmaya çağırıyor. Sosyal medyada da olaylarla ilgili yoğun paylaşımlar yapılıyor ve öğrencilere destek mesajları gönderiliyor.

Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan bu olaylar, Türkiye'deki üniversitelerin özerkliği, öğrenci hakları ve ifade özgürlüğü gibi temel konuları yeniden gündeme getirmiştir. Öğrencilerin protesto hakkını kullanırken karşılaştıkları zorluklar, demokratik bir toplumda tartışılması gereken önemli bir sorundur. Yetkililerin, öğrencilerin taleplerini dikkate alarak, daha yapıcı bir diyalog ortamı yaratması ve yaşanan sorunlara çözüm odaklı yaklaşması gerekmektedir.