Geçtiğimiz günlerde Donald Trump'ın Körfez ülkelerine yaptığı ziyaret ve Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden aldığı iddia edilen 3.2 trilyon dolarlık para, Arap dünyasında büyük yankı uyandırdı. Bu ziyaret ve para transferi, özellikle Gazze'de yaşanan insanlık dramı ve bölgedeki açlık sorunları göz önüne alındığında, çeşitli soru işaretlerini beraberinde getirdi. Peki, bu yardımın aslı neydi ve bu durumun Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışıyla nasıl bir bağlantısı var?

Osmanlı'nın Yıkılışı ve Emperyalizmin Rolü

Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılması, bölgedeki emperyalist güçlerin uzun vadeli planlarının bir sonucu olarak değerlendirilebilir. İmparatorluğun zayıflamasıyla birlikte, Arap dünyasının kontrolü emperyalizme hizmet eden liderlerin eline geçti. Bu durum, o dönemde Osmanlı toprakları olan ve günümüzde petrol ve doğal gaz zengini olan bölgelerin kaynaklarının yabancı güçler tarafından ele geçirilmesine zemin hazırladı. O zamanın emperyalist devleti İngiltere, Osmanlı yönetimini ele geçiren adamlarına; Yani Masonlara, casuslara, İttihatçılara emretti. Devleti savaşa sokun biz gereğini yaparız dediler.

• Meşriki Azam(büyük üstad) 33 dereceli Mason Talat paşa
• Filistin cephesi komutanı Türk düşmanı Mason Cemal paşa
• Başkumandan vekili Mason Enver Paşa

Osmanlıyı Almanların yanında savaşa soktu. Mısıra yığılmış yüz binlerce İngiliz askeri, Yüzlerce uçak, Osmanlıya komutan tayin edilmiş, Mason Alman paşalar, Tabii ki onlar da İngilize hizmet ediyorlardı. Hiçbir savaş kabiliyeti olmayan çöllerde askeri eritip, Hain cemal Paşa kanal harekatları yaptı. Geri çekilip, İngilizlerin önünü açtı. Bir de İsyan etsinler diye Arap aşiretlerinin çocukların Beyrut’ta idam edip, onları kızdırdı. 7. ordu hiç savaşmadan çekildi. Yüzbinlerce askerimiz şehit oldu. 70 bin askerimiz silah atmadan teslim oldu. Esir oldu. Onların gözlerini havuzlarda kör ettiler. Çünkü onlar Türk milletinin evladı idi.

Körfez Parası ve Bölgedeki Çatışmalar

Günümüzde Körfez ülkelerinden elde edilen gelirlerin, bölge halklarının refahına katkı sağlamadığı ve hatta terör örgütleri aracılığıyla bölgedeki çatışmaları körüklediği iddiaları sıkça dile getiriliyor. Terör örgütleri, EŞŞEBAP, PKK; DEAŞ; BOKO HARAM, FETÖ onları adamı değil mi? Hasılı Körfez parası, yani bizim paramız, düşmanlara giderken biz sadece bakıyoruz, vesselam. Türkiye dahil birbirini yiyen, parçalanan, kendi din kardeşine kurşun sıkan Teröristler, Bütün Arap ve İslam dünyası bu nimetleri görüyor mu? Hayır.

Türkiye'nin Rolü ve Gelecek Vizyonu

Türkiye'nin güçlenmesiyle birlikte, bölgedeki dengelerin değişeceği ve Orta Afrika'dan Doğu Türkistan'a kadar geniş bir coğrafyada kendi topraklarına ve din kardeşlerine kavuşacağı umudu dile getiriliyor. İç ve dış hainlerden temizlenerek şerefli tarihin yeniden ihya edileceği, petrol ve kıymetli toprak elementlerinin Türk milletinin refahı için kullanılacağı vurgulanıyor. İnşallah Türkiye büyüdükçe, silahlandıkça bir gün gelecek orta Afrika’dan, Doğu Türkistan’dan beri, Kendi topraklarımıza, kendi din kardeşlerimize kavuşacağız. İçimizde, dışımızda ne kadar hain varsa, temizleyip tekrar şerefli tarihimiz ihya edeceğiz. Bizim petrolümüzü, bizim kıymetli toprak elementlerimizi biz kullanıp nimetlerini biz yiyeceğiz. Bundan hiç şüpheniz olmasın, koskoca Hindistan kıtasını bir KORAL halletmişse, Yine elimizdeki, Hipersonik füzeler, lazer topları ve SİHA larımızla, KAAN ımızla Şehitlerimizin yattığı toprakları geri alacağız. İnşallah siz de göreceksiniz. Hain ittihatçıların , “Abidei Hürriyet”teki kabirlerine de tüküreceğiz.

Sonuç olarak, Trump'ın Körfez ziyaretinden elde ettiği iddia edilen 3.2 trilyon dolarlık para, bölgedeki derin sorunları ve tarihi hesaplaşmaları yeniden gündeme getiriyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışıyla başlayan süreçte, emperyalist güçlerin rolü ve günümüzdeki yansımaları dikkatle incelenmeli. Türkiye'nin bölgedeki etkinliğini artırması ve kendi çıkarlarını koruması, gelecekteki gelişmeler açısından kritik bir öneme sahip.