Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile Türkiye arasındaki turizm ilişkileri adeta altın çağını yaşıyor. Son verilere göre, iki ülke arasındaki turizm trafiği 2019'dan bu yana yüzde 50'nin üzerinde bir artış gösterdi. BAE'nin Ankara Büyükelçisi Said Sani ez-Zahiri, bu önemli gelişmeyi duyururken, geçtiğimiz yıl 1,2 milyon BAE ve Körfez İşbirliği Konseyi vatandaşının Türkiye'yi ziyaret ettiğini belirtti. Bu artış, iki ülke arasındaki kültürel ve ekonomik bağların ne kadar güçlendiğinin somut bir göstergesi olarak kabul ediliyor.

Türkiye'ye Ziyaretçi Akını Devam Ediyor

Ankara'da düzenlenen "Al Bait Al Emarati - Birleşik Arap Emirlikleri Evi - Kültür Buluşması" etkinliğinin açılışında konuşan Büyükelçi Zahiri, bu tür programların ikili ilişkileri desteklediğini ve halklar arasındaki etkileşimi güçlendirdiğini vurguladı. Etkinliğin 10 binden fazla ziyaretçi çekmesi beklenirken, yeni kültürel, yaratıcı ve turizm yollarının oluşturulmasına katkı sağlaması hedefleniyor.

Zahiri, BAE'deki doğal miras, el sanatları, gastronomi ve kültür varlıklarına da dikkat çekerek, turizmdeki bu olumlu tablonun sürdürülebilirliğine vurgu yaptı. İki ülke arasındaki haftalık 200'den fazla uçuşun, turizm rotalarını ve ortak pazarlama kampanyalarını desteklediğini ifade etti. Ayrıca, festival değişimleri ve kültürel turizm ortaklıklarının da teşvik edildiğini sözlerine ekledi.

Ekonomik İşbirliği de Artıyor

Turizmdeki bu canlılığın yanı sıra, iki ülke arasındaki dış ticaret hacmi de önemli ölçüde artış gösteriyor. BAE Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı verilerine göre, 2024'teki petrol dışı işlem hacmi yıllık yüzde 7,61 artarak 39,13 milyar dolara ulaştı. BAE'nin Türkiye'den ithalatı yüzde 10 artışla 19,42 milyar dolara yükselirken, ihracatı ise yüzde 14,4 artarak 14,77 milyar dolara ulaştı.

Büyükelçi Zahiri, 50 milyar dolarlık orta vadeli ticaret hedefine ulaşmak için Türkiye ve BAE'nin lojistik, tarım teknolojisi, yenilenebilir enerji, imalat ve dijital ticaret sektörlerinde entegrasyonu derinleştirmesi gerektiğini belirtti. Bu sektörler, mevcut ticaretin yüzde 60'ından fazlasını oluşturuyor.

Ortak serbest bölgeler, Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşması (CEPA) ile desteklenen gümrük düzenlemeleri ve enerji, savunma ve ilaç sektörlerine özel iş konseyleri gibi unsurların büyümeyi hızlandıracağını ifade eden Zahiri, limanlar, lojistik ve enerji sektörlerindeki 50 milyar doları aşan taahhütlerin ivmeyi daha da artıracağını söyledi.

Havadaki Su, Türkiye'ye Umut Olacak

Büyükelçi Zahiri'nin açıklamaları arasında en dikkat çekici olanlardan biri de, BAE üretimi olan "Ma Hawa" projesi oldu. Bu proje, doğrudan havadan saf ve güvenli içme suyu üretmek için yenilikçi bir çözüm sunuyor. Tarım ve Orman Bakanlığı ile bu konuda görüşmelerin devam ettiğini belirten Zahiri, bu teknolojinin iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlayacağına ve tarım alanında yeni imkanlar açacağına inandıklarını söyledi.

Bu proje, özellikle su kaynaklarının giderek azaldığı günümüzde büyük bir umut vaat ediyor. Eğer proje hayata geçerse, Türkiye'nin su sorununa önemli bir çözüm ortağı olabilir ve tarım sektöründe devrim yaratabilir.

Geleceğe Umutla Bakıyoruz

Türkiye ve BAE arasındaki bu güçlü işbirliği, her iki ülke için de büyük fırsatlar sunuyor. Turizmdeki artış, ekonomik ilişkilerin gelişmesi ve yenilikçi projelerin hayata geçirilmesi, geleceğe umutla bakmamızı sağlıyor. Özellikle "Ma Hawa" projesi gibi çevre dostu ve sürdürülebilir çözümlerin desteklenmesi, gelecek nesiller için daha yaşanabilir bir dünya bırakmamıza yardımcı olacaktır.